Kan Hastalıkları

Selim Hastalıklar ve Kanserler

Klinik Çalışmalar

Klinik çalışmalar, yeni ilaç, ilaç kombinasyonu ve tedavi yöntemlerinin veya onaylanmış ilaç ve tedavilerin yeni kullanım alanlarının araştırılması amacıyla yapılır. Hher yaştan KML hastalarıyla yapılmakta olan çalışmalar vardır.

Bazı klinik çalışmalarda, halihazırda onaylanmış olan ilaçların yeni kullanım alanları incelenir. Örneğin, ilaç dozunun değiştirilmesi veya ilacın başka bir tedavi ile birlikte verilmesi daha etkili olabilir. Bazı klinik çalışmalarda, KML ilaçlarının yeni sıralama veya dozda kullanımı araştırılmaktadır.
                                                               
Aşı Tedavisi
Çeşitli aşı tedavisi türleri üzerinde çalışmalar devam etmektedir. Bir gün kişinin kendi bağışıklık sistemi hücrelerinin KML hücreleriyle mücadele etmesini sağlayarak hastalığı tedavi edecek (önleme değil) bir aşı geliştirilmesi olasıdır.

Düşük Yoğunluklu Nakil
Doktorlar allojenik kök hücre naklini daha güvenli hale getirmek için çalışmaktadır. Düşük yoğunluklu nakil adı verilen bir nakil türü ile ilgili klinik çalışmalar devam etmektedir. Düşük yoğunluklu nakilde, standart allojenik kök hücre naklindekinden daha düşük dozda bir hasırlayıcı kemoterapi uygulanır. Bu tedavi myeloablatif olmayan nakil olarak da adlandırılır. Yaşlı ve ağır hastalara bu tedavi ile yardımcı olunabilir.

Tedavi Yanıtının İzlenmesi
Tedavi yanıtının ölçülmesi çok önemlidir. Tedavi yanıtının izlenmesi için kan ve kemik iliği tetkikleri yapılır. Elde edilen sonuçlar, doktora hastada KML’nin kontrol altına alınıp alınmadığı ve aşağıdaki işlemlere gerek olup olmadığını gösterir:

Daha iyi yanıt almak için dozun arttırılması
Yan etkiler nedeniyle ilaç dozunun azaltılması veya ilacın kesilmesi
KML’ yi daha iyi kontrol altına almak için farklı ilaç veya ilaç kombinasyonuna geçilmesi
Yan tesirleri ortadan kaldırmak için farklı ilaç veya ilaç kombinasyonuna geçilmesi
 

Genel Yönergeler
İlaçla KML tedavisinin ilk yılı için genel tedavi yanıt yönergeleri bulunmaktadır. Ancak, KML hastalarının tedaviye farklı yanıtlar verdiğinin akılda tutulması gerekir. İlaçla KML tedavisinde yanıt düzeyinin belirlenesi için kan ve/veya kemik iliği tetkikleri yapılır.
Hastanın laboratuar tetkikleri tedavi başlangıcındaki sonuçlarla karşılaştırılır. Tedavi boyunca düzenli olarak alyuvar, akyuvar, trombosit ve KML hücresi sayısı ölçülür.

-Tedaviden sonra, tanı sonrası ilk bir yıl içinde kemik iliği testleri genellikle 6 ve 12. aylarda tekrarlanır.
-Tanı sonrası ikinci yıl içinde doktorların çoğu bir veya iki kez kemik iliği tetkiki yapar.
-İyi bir yanıt alındıktan sonra her 12-18 ayda bir kemik iliği tetkikleri tekrarlanır.
 

Doktorunuz hematolojik, sitogenetik veya moleküler yanıt (remisyon) terimlerini kullanabilir.

Hematolojik Yanıt – Tam hematolojik yanıt, akyuvar, alyuvar ve trombosit sayısının normal veya normale yakın olduğu anlamına gelir. Akyuvar, alyuvar ve trombosit sayısının ve hemoglobin (alyuvarlarda bulunan ve oksijen taşıyan bir protein) ve hematokrit (alyuvar hacminin kan hacmine oranı) düzeylerinin ölçülmesi için tam kan sayımı yapılır.

Sitogenetik yanıt – Tam sitogenetik yanıt, Ph kromozomu ve Bcr-Abl kanser geni taşıyan hücre saptanamaması anlamına gelir. Ph kromozomu ve Bcr-Abl kanser geni taşıyan hücre sayısının ölçülmesi için FISH testi yapılır.

Moleküler yanıt – Kısmi moleküler yanıt, Bcr-Abl kanser geni taşıyan hücre sayısında azalma olduğu anlamına gelir. Majör moleküler yanıt, Bcr-Abl kanser geni taşıyan hücre sayısında tedavi başlangıcına göre bin kat azalma olduğu anlamın gelir. Tam moleküler yanıt ise, PCR yöntemiyle Bcr-Abl geninin tespit edilememesi anlamına gelir. PCR ile tespit edilemeyen, kalan KML hücrelerine “minimal rezidüel hastalık” denir. PCR, Bcr-Abl geni taşıyan hücre sayısının ölçülmes iiçin yapılır. Mümkünse PCR testi için her seferinde aynı laboratuvar kullanılmalıdır. Bunun sebebi, sonuçların laboratuvarlar arasında farklı olabilmesidir.